Öğrenmeyi Etkileyen Faktörler Öğrenenle
İlgili Faktörler
1.Türe özgü hazır oluş
Öğrenecek olan organizmanın istenilen davranışı göstermesi için gerekli biyolojik donanıma sahip olmasına Türe özgü hazır oluş denir. Kısaca bir davranışı tür olarak öğrenebilecek durumda olmasıdır.
Örneğin bir tavşana ne kadar uğraşırsanız uğraşın okuma yazmayı öğretemezsiniz.
Çünkü tavşan türünde okuma yazmayı öğrenecek hazır oluş durumu yoktur.
Her organizma türü bazı davranışları yapmak üzere hazırlanmıştır. Bazı davranışları ise yapması mümkün değildir.
2.Olgunlaşma
Organizma içinde var olan yeteneklerin kendiliğinden gelişmesine ve gelebileceği düzeyi ulaşmasına olgunlaşma diyoruz . Olgunlaşma için öğrenmeye gErek yoktur.
Organizmanın davranışı öğrenebilmesi için belli bir gelişmişlik düzeyine ulaşmasıdır.
Başka şekilde anlatacak olursak bireyin bedensel ve zihinsel yönden davranış ve öğrenme kapasitesini ulaşmış olması gereklidir.
Örneğin bir yaşındaki çocuğa ne yaparsanız yapın fizik ve Fizik kurallarını öğretemezsiniz.
Çünkü çocuk zihinsel olarak o öğrenimleri gerçekleştirebilecek olgunluğa gelmemiştir.
Olgunlaşma , yaş ve zeka yönünde olmak üzere ikiye ayrılır.
Organizma içinde var olan yeteneklerin kendiliğinden gelişmesine ve gelebileceği düzeyi ulaşmasına olgunlaşma diyoruz . Olgunlaşma için öğrenmeye gErek yoktur.
Organizmanın davranışı öğrenebilmesi için belli bir gelişmişlik düzeyine ulaşmasıdır.
Başka şekilde anlatacak olursak bireyin bedensel ve zihinsel yönden davranış ve öğrenme kapasitesini ulaşmış olması gereklidir.
Örneğin bir yaşındaki çocuğa ne yaparsanız yapın fizik ve Fizik kurallarını öğretemezsiniz.
Çünkü çocuk zihinsel olarak o öğrenimleri gerçekleştirebilecek olgunluğa gelmemiştir.
Olgunlaşma , yaş ve zeka yönünde olmak üzere ikiye ayrılır.
3.Genel uyarılmışlık hali ve kaygı
Uyarılmışlık düzeyi bireyin çevreden gelen uyarıcıları alma derecesi olarak tanımlanabilir.
Yani organizmanın verimli bir öğrenme sağlayabilmesi için hazır ve tetikte bulunmasıdır.
Yani bireyin tamamen uyanık olması ve tüm enerjisini yapılacak iş üzerine yoğunlaştırması genel uyarılmışlık hali olarak tanımlanır.
Eğer biri dışarıdan çok az uyarıcı alıyorsa genel olarak uyarıcıları kapalı ise uyarılmışlık düzeyinin düşük çok fazla uyarıcı almış ise yüksek uyarılmışlık hali söz konusudur.
Herhangi bir öğrenmenin gerçekleşmesi bireyin orta düzeyde uyarılmış olması gerektirir.
Düşük düzeydeki uyarılmışlık ile aşırı düzeydeki uyarılmışlık öğrenmeyi engelleyen faktörlerdir.
Kısaca özetleyecek olursak genel uyarılmışlık halinin bir noktaya kadar artmasıyla öğrenme daha iyi gerçekleşir. Ama belli bir noktadan sonra uyarılmışlık hali yükseldikçe öğrenme zorlaşır.
Uyarılmışlık düzeyi bireyin çevreden gelen uyarıcıları alma derecesi olarak tanımlanabilir.
Yani organizmanın verimli bir öğrenme sağlayabilmesi için hazır ve tetikte bulunmasıdır.
Yani bireyin tamamen uyanık olması ve tüm enerjisini yapılacak iş üzerine yoğunlaştırması genel uyarılmışlık hali olarak tanımlanır.
Eğer biri dışarıdan çok az uyarıcı alıyorsa genel olarak uyarıcıları kapalı ise uyarılmışlık düzeyinin düşük çok fazla uyarıcı almış ise yüksek uyarılmışlık hali söz konusudur.
Herhangi bir öğrenmenin gerçekleşmesi bireyin orta düzeyde uyarılmış olması gerektirir.
Düşük düzeydeki uyarılmışlık ile aşırı düzeydeki uyarılmışlık öğrenmeyi engelleyen faktörlerdir.
Kısaca özetleyecek olursak genel uyarılmışlık halinin bir noktaya kadar artmasıyla öğrenme daha iyi gerçekleşir. Ama belli bir noktadan sonra uyarılmışlık hali yükseldikçe öğrenme zorlaşır.
4.Güdülenme( motivasyon)
Öğrenmeye
hazır ve istekli hale gelmeye motivasyon denir. Öğrenme çaba isteyen bir
oluşumdur. Bu çabayı göstermesi için organizmanın güdülenmiş olması gerekir.
Öğrenme ile ilgili güdüler ne denli güçlü ise öğrenme de o denli güçlü olur. Örneğin sene sonunda takdir almak isteyen öğrencinin derslere karşı olan motivasyonu oldukça yüksek düzeydedir.
Kısaca güdülenme bireyin gereksinimlerinden doğan ve gereksinimlerinin giderilmesi için bireyi harekete geçiren her türlü durum ve güç enerjidir.
Güdülenme içsel ve dışsal olmak üzere ikiye ayrılır.
Öğrenme ile ilgili güdüler ne denli güçlü ise öğrenme de o denli güçlü olur. Örneğin sene sonunda takdir almak isteyen öğrencinin derslere karşı olan motivasyonu oldukça yüksek düzeydedir.
Kısaca güdülenme bireyin gereksinimlerinden doğan ve gereksinimlerinin giderilmesi için bireyi harekete geçiren her türlü durum ve güç enerjidir.
Güdülenme içsel ve dışsal olmak üzere ikiye ayrılır.
İçsel
güdülenme: bireyin
öğrenme sırasında kişisel nedenlerle meydana gelen öğrenmeleridir. Yaptığı etkinliklerden
hoşnut olan, mutluluk duyan yeni şeyler öğrenmeyi başarma isteği veya merak
etme gibi şeylerin ortaya çıkardığı güdülenmeler.
Dışsal güdülenme: Bireyleri öğrenme sırasında dışsal olarak etkileyen etkenlerdir. Bunlar Ödül ve ceza olabilir.
Örneğin öğrenci kendisi için değil de anne babasını ya da öğretmeninin mutlu etmek için ders çalışıp başarılı olma isteği.
Güdüler fizyolojik güdüler ve sosyal güdüler olarak ikiye ayrılır.
Dışsal güdülenme: Bireyleri öğrenme sırasında dışsal olarak etkileyen etkenlerdir. Bunlar Ödül ve ceza olabilir.
Örneğin öğrenci kendisi için değil de anne babasını ya da öğretmeninin mutlu etmek için ders çalışıp başarılı olma isteği.
Güdüler fizyolojik güdüler ve sosyal güdüler olarak ikiye ayrılır.
Fizyolojik
güdüler: Fizyolojik
güdüler giderilmesi zorunlu olan şeylerdir.
Fizyolojik güdüler organizmanın yaşaması için zorunlu olan güdülerdir bunlar , açlık , susuzluk ,cinsellik gibi doğuştan getirilen ve değişime uğramayan güdülerdir.
Sosyal güdüler: Sosyal güdüler örnek olarak beğenilme başarmak gibi örnekler verilebilir.
Sosyal güdüler bireylerin toplumda ya da çevresinde kabul edilmeyi sağlayan güdülerdir.
sosyal güdüler toplumdan topluma değişim göstermektedirler.
Fizyolojik güdüler organizmanın yaşaması için zorunlu olan güdülerdir bunlar , açlık , susuzluk ,cinsellik gibi doğuştan getirilen ve değişime uğramayan güdülerdir.
Sosyal güdüler: Sosyal güdüler örnek olarak beğenilme başarmak gibi örnekler verilebilir.
Sosyal güdüler bireylerin toplumda ya da çevresinde kabul edilmeyi sağlayan güdülerdir.
sosyal güdüler toplumdan topluma değişim göstermektedirler.
5.Fizyolojik durum:
Öğrenmenin gerçekleşebilmesi için kişinin fizyolojik açıdan sağlıklı
olması gerekir. Özellikle görme işitme bozuklukları ya da kalp , şeker ,
epilepsi gibi kronik hastalıklar öğrenmeyi olumsuz yönde etkileyen
faktörlerdir.
6. Eski yaşantıların aktarılması (transfer): Öğrenmenin meydana gelmesinde ön
yaşantılarının yani eski yaşantıların katkı sağlayıcı ya da engelleyici rolü
vardır.
Eski öğrenmelerin yeni öğrenilecek olan bilgiler üzerinde kolaylaştırmaya da zorlaştırma etkisine transfer ya da öğrenmenin aktarılması adı verilir. Yaşantılarının aktarılmasını iki başlık altında ele alabiliriz.
a) Pozitif transfer: Önceden kazanılan yaşantılar yeni öğrenilecek davranışı destekliyor ya da kolaylaştırıyorsa buna olumlu aktarım veya pozitif transfer denir.
Örneğin gitar çalmayı bilen birinin bağlama çalmayı daha kolay öğrenmesi.
b) Negatif transfer: Bazı durumlarda ön öğrenmeleri yeni öğrenilecek bilgi yada davranışları engelleyebilir. Bu durumlarda öğrenme zorlaşır buna olumsuz aktarmak ya da negatif transfer denir.
Örneğin notasız bir şekilde Bağlama çalmayı bilmeyen birinin notalı çalmaya çalışırken zorlanması.
Eski öğrenmelerin yeni öğrenilecek olan bilgiler üzerinde kolaylaştırmaya da zorlaştırma etkisine transfer ya da öğrenmenin aktarılması adı verilir. Yaşantılarının aktarılmasını iki başlık altında ele alabiliriz.
a) Pozitif transfer: Önceden kazanılan yaşantılar yeni öğrenilecek davranışı destekliyor ya da kolaylaştırıyorsa buna olumlu aktarım veya pozitif transfer denir.
Örneğin gitar çalmayı bilen birinin bağlama çalmayı daha kolay öğrenmesi.
b) Negatif transfer: Bazı durumlarda ön öğrenmeleri yeni öğrenilecek bilgi yada davranışları engelleyebilir. Bu durumlarda öğrenme zorlaşır buna olumsuz aktarmak ya da negatif transfer denir.
Örneğin notasız bir şekilde Bağlama çalmayı bilmeyen birinin notalı çalmaya çalışırken zorlanması.
7.Dikkat: Dikkat bilincin belli bir noktaya
yoğunlaştırılması dır. Öğrenmenin iyi olması için yoğunlaştırma gereklidir. Bireyin
dikkat üzerinde iç uyarıcılar ve dış uyarıcılar etkilidir. İç uyarıcılar, ilgiler , ihtiyaçlardır. Dış uyarıcılar ise
çevreden gelen uyarıcıların büyüklüğü, şiddeti , farklılığı , hareketliği gibi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder