osmanlı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
osmanlı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Şubat 2016 Çarşamba

Osmanlı Devletinin Kültür ve Medeniyeti ( Merkez ve Taşra Yönetimi)



Osmanlı Devleti'nde Kültür ve Medeniyet

 Devlet anlayışı Osmanlı Devleti'nde hükümdarlık anlayışı İslam hukukuna ve eski Türk geleneklerine dayanıyordu.

Osmanlı Devleti'nde hükümdarlığahanedan ailesinden kimin geçeceği konusunda bir kural yoktu.

I. Murat’tan itibaren ülke hanedanın ortak malıdır anlayışının yerini ülke padişah ve oğullarınındır anlayışı aldı.

Düşünelim: Böylece taht kavgalarının sınırlandırılması ve merkezi otoritenin korunması hedeflenmiştir.

Fatih döneminde kanunname-i Ali Osman ile kardeş katli uygulanması yasalaşmıştır.

I. Ahmet döneminde Ekber ve Erşed yasası ile veraset sistemi belirginleşmiştir.

Şehzadeler devlet yönetiminde deneyim kazanmaları için sancaklarda vali olarak görevlendirilmişlerdir.

Bilgilendirelim: Şehzadeler belli bir yaşa gelince sancağa çıkardı. Sncaklara gönderilen şehzadeleri bu görevlerinde Lala adı verilen ilgili ve deneyimli kişiler yardımcı olurlardı. Şehzadeler bu uygulama ile yönetiminde deneyim kazanıyor ve devletin başına geçince bu deneyimlerinden yararlanıyorlardı. İlk zamanlarda İzmit ,Bursa, Kütahya, Manisa ve Amasya önemli Şehzade sancakları idi.

DİKKAT: Şehzadeleri İsyan etmelerinden çekinildiği için Rumeli'de Sancak verilmemiştir.

NOT: I. Ahmet döneminde Sancağa çıkma uygulaması kaldırılarak Kafes usulü getirilmiştir.

Düşünelim: Bu durum deneyimsiz kişilerin padişah olması ve Merkezi yönetimin bozulması sonucunu doğurmuştur.

Osmanlı Devleti'nde hükümdar ülkenin mutlak hakimidir.

Ancak padişahlar Devleti yönetirken şeri (yani dini) ve geçmişten gelen geleneksel kurallara uymak zorundaydı.

Hükümdarın Görevleri:
Halkı korumak ve halka karşı adaletli davranmak
Halkın ekonomik ve sosyal refahını sağlamak
Seferlere çıkarak ülkenin topraklarını genişletmek
Sınırları güvenlik altına almak kanunlara uygun olarak ülkeyi yönetmek.


Hükümdarlık Unvanları:
 Bey
Gazi
Hüdavendigar
Sultan
Padişah
Han

Padişah yetkilerini şu yollarla kullanmaktaydı

Padişah yasamayı şu yollarla kullanırdı:
Ferman
Berat
Adaletname yayınlamak

Yürütmeyi kullandığı yöntemler:

 Divanı Hümayun aracılığıyla kullanırdı

Yargıyı Kullandığı Yöntem:

 Müsadere uygulamak



Osmanlı'da Devlet Yönetimi:
Devlet yönetimi merkezi yönetim ve Taşra yönetimi olarak ikiye ayrılırdı.
Merkezi yönetim:
Padişah
Saray
Divanı Hümayun
İstanbul şeklinde bir yönetim vardı.

Taşra yönetimi:
Eyalet
Sancak
Kaza
Köy olarak ayrılırdı.

1. Merkezi Yönetim: Saray, padişahın Devleti yönettiği ve Özel hayatını geçirdiği yerdir.
a.  Saray: Enderun, Birun ve Harem olmak üzere bölümler ayrılmıştır.
Osmanlılarda ilk Saray Bursa'da yapılmıştır. Bey Sarayı Orhan Bey zamanında, Fatih döneminde İstanbul'da Topkapı Sarayı yaptırılmıştır. XIX. yüzyılda Dolmabahçe, Beylerbeyi, Çırağan ve yıldız Sarayları inşa edilmiştir.

b. Divanı Hümayun: Padişahın başkanlığında toplanan divan da siyasi, askeri, adli , ekonomik işler görüşülür, davalara bakılırdı.

DİKKAT: Divanı Hümayun'un bugünkü bakanlar kurulundaki farkı aynı zamanda mahkeme özelliği göstermesidir.

Bilgilendirelim: Orhan Bey divan teşkilatı ilk kez kuruldu.
                            Fatih Sultan Mehmet Divanı Hümayun toplantılarına sadrazamlar başkanlık etmeye başladı.
                          II. Mahmut Divanı Hümayun kaldırıldı.

Divanı Hümayun'un üyeleri:

Veziriazam (sadrazam)
Padişahın mutlak vekili ve yardımcısıdır.
Padişahın mührünü taşır.
Padişahın Yokluğunda Serdar'ı Ekrem ünvanıyla Ordu'ya komutanlık eder. Başkentin yönetiminden sorumludur.

Vezirler
Sadrazamın yardımcılarıdır.

Kazaskerler
Divana gelen büyük davalara bakar
Kadı ve müderrisleri atamalarını yapardı.

Defterdarlar
Mali işlerden sorumludurlar.

Nişancı
Ferman ve beratları padişah tuğrasını çekerdi
Fethedilen toprakların kaydı ve dağıtımında sorumludurlar.

Reisülküttap xvıı yüzyılda birlikte divan üyesi olmuştur. Dışişlerinin düzenlenmesinden sorumludur.

Kaptan'ı Derya Kanuni zamanında divan üyesi olmuştur donanmadan sorumludur.

Yeniçeri Ağası Yeniçeri ocağında Başkentin güvenliğinden sorumludur.

c. İstanbul'un (başkent) yönetimi:

yönetim işlerinden sadrazam güvenlik işlerinden Yeniçeri ağası Adalet işlerinden taht kadısı mali işler de Muhtesip belediye işlerinde ise Şehremini sorumludur.

2. Taşra Yönetimi:

Eyalet yönetimi:
Yönetici  - Beylerbeyi , Adalet -  Kadı  , Güvenlik  - Subaşı

Sancak yönetimi:
Yönetici  - Sancakbeyi , Adalet - Kadı ,  Güvenlik - Subaşı

Kaza yönetimi:
Yönetici – Kadı ,  Adalet – Kadı , Güvenlik - Subaşı

Köyü Yönetimi:
Yönetici - Kethüda  , Adalet – kadı Naibi , Güvenlik - Yiğitbaşı

DİKKAT: Osmanlı Devleti'nde kazaların yönetiminden sorumlu olan kadılar aynı zamanda bölgenin adli işlerinden de sorumludur.

Düşünelim:  Bu durum kaza idaresinde yargı bağımsızlığını sağlanmadığını gösterir.

Eyalet yönetimi:

Eyalet Osmanlı Devleti'nde en büyük taşra idari birimidir.
Yöneticilerini Beylerbeyi adı verilmiştir.

DİKKAT:  Osmanlı Devleti'nde Rumeli Beylerbeyliği II.Murat zamanında Anadolu Beylerbeyliği Yıldırım Beyazıt zamanında kurulmuştur.

xvı yüzyılda gayet iyi işleyen merkeze bağlı eyaletler kendi içinde vergi düzeni esas alınarak üç gruba ayrılmışlardır.

Salyaneli yıllıklı eyaletler , Salyanesiz yıllıksız eyaletler , Özel yönetimi olan eyaletler

1. Salyaneli yıllıklı eyaletler: Tımar sisteminin uygulanmadığı eyaletlerdir.
Bu aletlerden elde edilen gelirler doğrudan merkeze aktarılırdı.
Vergileri iltizam usulü ile mültezimler aracılığıyla toplanırdı.

 Bu Eyaletler:
 Mısır
Habeş
Yemen
Tunus
Cezayir
Trablusgarp’tır.

2. Salyanesiz yıllıksız eyaletler: Tımar sisteminin uygulandığı eyaletlerdir.
Toprakları Has, zeamet ve tımarlara ayrılmıştı.

Bu Eyaletler:
Rumeli
Budin
Bosna
Anadolu
Karaman
Sivas
Musul
Bağdat
Erzurum

3. Özel yönetimi olan eyaletler: İçişlerinde serbest dışişlerinde Osmanlı Devleti'ne bağlı yöneticilerin padişah tarafından belirlendiği yerlerdir.

Erdel , Eflak ve Boğdan yıllık vergilerini ödemelerinin yanında ihtiyaç duyulduğunda Osmanlı Devleti'ne savaşlarda askerde yollamaktaydı.

Hicaz bölgesi kutsal yerlerin olduğu özel yönetime sahip bir bölgeydi buradan vergi alınmaz asker toplanmalıdır.

Bu Eyaletler:
Hicaz
Kırım
Erdem
Eflak
Boğdan

Bilgilendirelim: iltizam usulü Osmanlı Devleti'nde miri arazi bölümlerinden olan mukatta’nın yıllık vergisinin mültezimler yoluyla toplanması sistemidir.

Düşünelim: Bu sistem Osmanlı Devleti'nde nakit para ihtiyacının giderilmesi ne kolaylık sağlamıştır.

19 Şubat 2016 Cuma

Osmanlı İmparatorluğu Dağılma Dönemi Olay , Gelişme ve Antlaşmalar



 DAĞILMA DÖNEMİ 1792 - 1922

Genel politika:
İç siyaset: Birçok alanda devlet dağılmaktan Kurtarmak amacıyla batılı ıslahatlara devam edildi.
Dış siyaset: Mevcut toprakların korunması amacıyla denge siyaseti izlendi.
Bilgilendirme: xıx. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin ülkeler arası rekabet den yararlanarak toprak bütünlüğünü sürdürme temelinde yürüttüğü siyaseti denge siyaseti denir.

Dağılma döneminde Osmanlı Devleti'nin kaybettiği topraklar:
1829 Edirne Antlaşması - Yunanistan
1830 Fransız işgali - Cezayir
1878 Berlin Anlaşması – Sırbistan, Karadağ ,Romanya
1878 İngiliz ilhakı – Kıbrıs( İngiltere üst olarak verildi)
1881 Fransız işgali - Tunus
1882 İngiliz işgali - Mısır
1908 İkinci Meşrutiyet kargaşası - Bulgaristan
1908 Avusturya ilhakı - Bosna Hersek
1911 Uşi Anlaşması  - Trablusgarp
1912 - 1913 Balkan savaşları - Batı Trakya ,Makedonya , Ege Adaları
 Girit , Arnavutluk
1918 I. Dünya Savaşı - Arap Yarımadası, Suriye ,Filistin ,Irak

DİKKAT:  Osmanlı devletinin dağılma döneminde hızla toprak kaybetmesinde Fransız İhtilali'nin ve sanayi inkılabının sonuçları etkili olmuştur.
Fransız İhtilali ile yaygınlaşan milliyetçilik fikri Osmanlı Devleti'nin Balkanlarda Toprak kaybetmesine neden olurken devletlerarası Sömürgecilik yarışından neden olan Sanayi İnkılabı imparatorluğun Kuzey Afrika ile olan irtibatını sona ermesinde etkili olmuştur.

Osmanlı Devleti'nde milliyetçilik hareketleri ve azınlık isyanları:

1812 Bükreş Antlaşması: Sırbistan'ın ayrıcalık kazanması
1829 Edirne Anlaşması: Sırbistan'ın özerklik kazanması ,Yunanistan'ın bağımsızlık kazanması
1878 Berlin Anlaşması: Sırbistan, Karadağ ve Romanya'nın bağımsızlık kazanması
II. Meşrutiyet ve 31 Mart Olayı Bulgaristan'ın bağımsızlığını kazanması
I. Balkan Savaşı Arnavutluk'un bağımsızlığını kazanması

DİKKAT: Osmanlı Devleti'nde ulusçuluk fikrinin etkisiyle ilk ayaklanan topluluk şartlardır. İlk ayrıcalık kazanan topluluk Sırplardır.
İlk bağımsızlık kazanan topluluk yunanlılardır.    Kpss Hazırlık Ders Notları

Balkanlar'ın kayıp edilme kronolojisi:
 829 Edirne anlaşması -Yunanlılar
1878 Berlin Anlaşması - Sırplar
1878 Berlin Anlaşması - Karadağlılar
1878 Berlin Anlaşması - Romenler
1908 II.Meşrutiyet kargaşası - Bulgarlar
1913 Balkan Savaşları - Arnavutlar

Mısır sorunu Kavalalı Mehmet Ali Paşa isyanı

Nedenleri:
1.Yunan isyanının bastırılması karşılığında Kavalalı ya söz verilen yerlerin Mora ve girip valiliklerinin verilmemesi.
2.Yunan İsyanı'nın bastırılmasında II. Murat'a yardım eden Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın mora'nın elden çıkması üzerine II. Murat'tan Suriye valiliğin istemesi, ancak buranın kendisini verilmemesi.
 3. Mehmet Ali Paşa'nın Navarin olayından sonra padişahtan izin almadan donanmasının geri çekmesi.
4. 1828 - 1829 Osmanlı Rus Savaşı sırasında yardım istenildiği halde Mehmet Ali Paşa'nın
yardım göndermemesi.

İsyanın gelişimi:
1. Mehmet Ali paşa kendisine verilmeyen Suriye'ye oğlu İbrahim Paşa komutasındaki Mısır ordusuyla zorla aldı.  
2. İbrahim Paşa üzerine gönderilen Osmanlı birliklerinin yenerek Konya'ya kadar ilerledi.
3. İbrahim Paşa'nın Konya'dan sonra Adana Urfa ve Maraş taraflarını daralması ve Öncü kuvvetlerin Bursa'ya kadar ilerlemesi karşısında padişah yabancı devletlerden yardım istedi.
4. İngiltere ve Fransa bu işte kayıtsız kaldı.
5. II.Mahmut son çare olarak Rusya'dan yardım istedi.

6. I. Rus donanması İstanbul boğazını geçerek Büyük dere önlerinin demir attı.
7. Osmanlı Rus yakınlaşması İngiltere ile Fransa'yı telaşlandırdı.
8. İngiltere ve Fransa arasında Kütahya Anlaşması imzalandı.

Bilgilendirme: Mısır sorununa Rusya İngiltere ve Fransa'nın karışması Osmanlı'ya ait bir iç sorunun Avrupa sorunu haline geldiğinin göstergesidir.

Kütahya Anlaşması 1833
Bu anlaşma ile Mısır ve Girit valiliklerine ek olarak Suriye Valiliği de Mehmet Ali Paşa yer verildi.
Cidde Valiliğine ek olarak Adana Valiliği de Kavala'nın  oğlu İbrahim Paşaya verildi.
DİKKAT: Kütahya Anlaşması ile Mısır sorunu bir Avrupa sorunu haline gelmeye başlamıştır.

Hünkar İskelesi Antlaşması 1833
II.Mahmut İngiltere ve Fransa'ya güvenmediğinden Mehmet Ali Paşa'nın yeni bir saldırı olasılığına karşı Rusya ile bir ittifak Anlaşması imzaladı.
Bu anlaşma ile Rusya Boğazlar Üzerinde büyük avantaj sağladı.
Rusya Karadeniz'deki güvenliğini arttırdı.
Boğazlar sorunu ortaya çıktı.                                       Kpss Hazırlık

DİKKAT: Hünkar İskelesi Antlaşması Osmanlı Devleti'nin boğazlar üzerindeki egemenlik haklarının tek başına kullandığı son anlaşmadır.

DİKKAT: Boğazlar sorunu süreci:
Başlangıcı 1833 Hünkar İskelesi Antlaşması.
Uluslararası bir statü kazanması 1841 Londra Boğazlar Sözleşmesi
Kesin çözümü 1836 Montrö Boğazlar Sözleşmesi

 Kpss Hazırlık